Kalça Kırığı Rehabilitasyonunda Mobilite için Üç Kısa vs Bir Uzun Seans: Randomize Kontrollü Klinik Çalışma

Begüm SİMEN November 2022

Giriş

Kalça kırığı, yaşlı yetişkinler için yaygın ve ciddi bir yaralanmadır. Kalça kırığından sonra 3 hastadan sadece 2 si toplum içinde bağımsız yaşama dönebilmekte ve hastaların yarısından azı kırık öncesi hareketlilik seviyesini yeniden kazanabilmektedir. Egzersiz ve fiziksel eğitimin kalça kırığından sonra fonksiyonun iyileşmesini artırabileceğine ve daha yüksek dozlarda egzersizin daha güçlü etkilerle ilişkili olduğuna dair birçok kanıt bulunmaktadır. 

Bu çalışmada kalça kırığı olan hastalarda zamanın en verimli nasıl kullanılabileceği araştırılmaktadır ve günde bir uzun süreli seans yapmak yerine üç kısa süreli dağıtılmış bir rehabilitasyon modelinin gereken fizyoterapi kaynaklarını arttırmadan, dinlenme süreleri ile terapi dozunun artırılmasını sağlayabileceği düşünülmektedir. 

Metodoloji

Kalça kırığı teşhisine sahip, eş zamanlı başka bir hastalığı olmayan, 50 yaşın üzerinde ve ameliyattan sonra ekstremite üzerine ağırlık vermesine izin verilen hastalar olmak üzere 76 katılımcı çalışmaya dahil edilmiştir. Ardından bir bilgisayar programı ile katılımcılar 2 gruba randomize edilmiştir: Deney grubu (n=38) ve kontrol grubu (n=38). 

Deney grubuna haftada 5 gün ve günde üç kere 15 dakikalık fizyoterapi seansı, kontrol grubuna ise haftada 5 gün ve günde bir kere 45 dakikalık fizyoterapi seansı uygulanmıştır. Her iki gruba da uygulanan tedavi, her hasta için hedeflerine göre uyarlanmış, Otago egzersiz programına dayalı olarak güç ve dengeyi artırmak için yürüme pratiği, terapatik egzersizler ve oturma ve ayakta durmada fonksiyonel görev eğitimlerini içermiş ve katılımcılar taburcu edilene kadar uygulanmıştır. 

Katılımcılarda Morton Mobilite İndeks (DEMMI) skoru ve Fonksiyonel Bağımsızlık Ölçeği (FIM) mobilite skoru başlangıçta, 2. haftada ve taburcu olurken değerlendirilmiştir. 

Sonuç

2. haftada ve taburcu olurken değerlendirilen DEMMI ve FIM skorlarında iki grup arasında anlamlı bir fark bulunmamıştır. Ek olarak; rehabilitasyonda kalış süresinde, rehabilitasyondan eve taburcu edilen katılımcıların oranında ve taburcu olduktan sonraki 30 gün içinde hastaneye yeniden başvuran katılımcıların oranında iki grup arasında fark bulunmamıştır. 

Fakat istatistiksel sonuçların yanı sıra deney grubuna tedavi sağlayan fizyoterapistler, günlük bir uzun seansa kıyasla günde üç kısa seans yapılmasının hastalar için daha iyi olduğunu, hastaların rehabilitasyona daha fazla dahil olduklarını ve erken dönemde bile hareket etmeye daha fazla güvendiklerini bildirmişlerdir. 

Klinik Çıkarım

Kalça kırığı sonrası yatarak rehabilitasyon gören hastalar için bu çalışmanın sonuçları, uzun bir seans uygulamaya kıyasla gün içerisinde üç kısa fizyoterapi seansından oluşan dağıtılmış bir rehabilitasyon modelinin ek bir yararı olmadığını göstermektedir. Bu doğrultuda klinikte her iki rehabilitasyon modelinin de sağlanabileceği esnek bir yaklaşım uygulamanın avantajlı olacağı düşünülmektedir. 

Hazırlayan: Fzt. Begüm SİMEN

Referans: Senserrick, C., Lawler, K., Scroggie, G. D., Williams, K., & Taylor, N. F. (2021). Three short sessions of physiotherapy during rehabilitation after hip fracture were no more effective in improving mobility than a single longer session: a randomised controlled trial. Physiotherapy, 112, 87-95.

Daha Fazla Oku: Kalça Problemlerine Ayırt Edici Yaklaşımlar I

Paylaş:

Yorumlar (0)

Bu yazıya henüz yorum yapılmamış.

bu içerikleri beğeneceğinizi düşünüyoruz

Campus Online Kariyer Rehberi

Fizyodemi

Daha fazla benzer içerikten haberdar olmak için abone olun

Size özel bir deneyim sunmak için yasal düzenlemelere uygun çerezler(cookies) kullanıyoruz. Detaylı bilgiye Gizlilik ve Çerez Politikası sayfamızdan erişebilirsiniz.