No products in the cart.
Pelvik Sağlık
Doğum Sonrası Erken Dönem Egzersizin Pelvik Taban Kas Fonksiyonu Üzerine Etkisi
Doğum Sonrası Erken Dönem Egzersizin Pelvik Taban Kas Fonksiyonu Üzerine Etkisi ve Doğumdan Sonraki 12 Ayda Pelvik Taban Disfonksiyonu Prevalansı
Kadınlarda doğum sonrası, tıbbi açıdan güvenli olur olmaz egzersize kademeli bir başlangıç veya fiziksel aktiviteye geri dönüş önerilmektedir. Bununla birlikte, doğum sonrası dönemin başlangıcında egzersize başlamanın zaten gerilmiş ve zayıflamış olan pelvik zemini olumsuz etkileyebileceğine dair endişelerde bulunmaktadır.
Transperineal ultrasonda, hem hamilelik sırasında hem de vajinal doğumdan sonra pelvik organların desteğinin azaldığını gösteren değişiklikler görülmüştür. Bu değişiklikler doğumdan 6 hafta ve 12 ay sonra hala mevcut olmakla birlikte idrar kaçırma, pelvik organ prolapsusu ve anal inkontinans gibi pelvik taban disfonksiyonları gelişme riskini arttırabilmektedirler.
Doğum sonrası erken dönemde genel egzersizlere başlamanın pelvik taban kasları üzerindeki etkileri ve idrar kaçırma, pelvik organ prolapsusu, anal inkontinans gelişme olasılıkları hakkında sınırlı bilgi bulunmaktadır.
Metodoloji
İlk hamileliğini yaşayan ve erken doğum beklenmeyen 300 kadın çalışmaya dahil edilmiştir. Pelvik taban disfonksiyonu ve fiziksel aktivite ile ilgili anketler gebelik öncesi, 22. ve 37. gebelik haftası ve doğum sonrası 6. hafta, 6. ay ve 12. ay olmak üzere 6 farklı aşamada uygulanmıştır. İdrar kaçırma, pelvik organ prolapsusu ve anal inkontinans semptomlarının prevalansları Uluslarası İnkontinans Modüler Anketi ile ölçülmüştür.
Doğum sonrası 6. haftada ve 12. ayda anket verileri ile beraber vajinal dinlenme basıncı, pelvik taban kaslarının gücü ve dayanıklılığı kaydedilmiştir. Pelvik taban kaslarının ölçümü hava dolu bir vajinal balona bağlı, yüksek hassasiyetli bir basınç dönüştürücü kullanılarak yapılmıştır. Ölçümlerden önce katılımcılara kısa bir anatomi dersi verilerek pelvik taban kaslarının doğru bir şekilde nasıl kasılacağı öğretilmiştir. Pelvik taban kaslarının gücü, dinlenme basıncı hattından zirveye kadar ölçülerek maksimum 3 istemli kasılmanın ortalaması olarak bildirilmiştir. Dayanıklılığı ise 10 saniyelik tek bir maksimum kasılma eğrisinin altındaki alan olarak değerlendirilmiştir.
Doğum sonrası 6. haftada 281 kadın çalışmaya devam etmiştir. 86 kadın haftada 3 kez en az 30 dk olmak üzere egzersiz yapanlar, 195 kadın egzersiz yapmayanlar olarak sınıflandırılmıştır. Egzersiz yapan kadınların 14’ü koşma ve zıplama içeren yüksek şiddetli egzersizlere katıldıklarını bildirmişlerdir.
Sonuç
Doğum sonrası yüksek şiddetli egzersizin pelvik taban kasları için zararlı olabileceğine dair endişeler olmasına rağmen, yüksek şiddetli egzersiz yapan kadınların pelvik taban kaslarının fonksiyonunda, üriner inkontinans veya pelvik organ prolapsusu gelişme riskinde herhangi bir fark görülmemiştir. Doğum sonrası ilk 6 haftadan 12. aya kadar düzenli egzersize devam eden kadınlar ile 6. haftadan sonra düzenli egzersizi bırakan kadınlar arasında pelvik taban kaslarında değişiklik, üriner inkontinans veya pelvik organ prolapsusu semptomları bakımından bir fark bulunmamıştır.
Doğum sonrası 12. ayda aşırı kilo veya obezite varlığının, üriner inkontinans için bir risk faktörü olduğu ve fiziksel olarak yorucu mesleklere sahip kadınların, doğumdan sonraki 12. ayda daha fazla pelvik organ prolapsusu semptomu yaşadıkları belirtilmiştir. Hamilelik döneminde üriner inkontinans ve pelvik organ prolapsusu semptomlarının doğumdan sonra 12. aydaki semptomlarla yüksek derecede ilişkili olduğu bulunmuştur.
Bu çalışmada, doğum sonrası ilk 6 haftada yapılan düzenli egzersizlerin, pelvik taban kaslarını olumsuz etkilemediği ve doğum sonrası 12. ayda üriner inkontinans veya pelvik organ prolapsusu oluşma riskini arttırmadığı sonucuna ulaşılmıştır.
Klinik çıkarımlar: Doğum yapacak kadınlar, düzenli egzersize başlama konusunda bir fizyoterapiste danışarak doğumdan sonraki ilk 6 hafta içinde genel egzersizlere başlamaları için teşvik edilmelidirler. Sağlık hizmeti sunucuları, pelvik taban disfonksiyonu için risk altında olan kadınlara önleyici tedbirler konusunda tavsiyelerde bulunmalıdırlar.
Hazırlayan: Büşra Ergin